HAYATI | YANILMAK İSTİYORUM | YİNE YANILMADIM | CANIM ABİM | KALLEŞ ÖLÜM | ÖZDEN ve ERKAN'DAN |
YİNE YANILMADIM |
İlkinde babamı gördüm. Acı ama gerçeği; ezan sesinde Sabahın beşinde , bir Kasım günü Son gördüğümden dört saat sonra Erken çalan telefonla öğrendim. Sonraki eniştemdi, hastanede Yatıyordu biçar, helalleştim. Çok değil, beş gün sonra Yine sabah, yine telefonla Ama ezan çoktan okunmuştu... Onikiyi on üçe bağlayan Eylül sabahı Senin için hastalandı diyordu. Telefondaki o ağlamaklı ses, eniştem. Yıkıldım, düğümlendi boğazım, Koştuk hastaneye şaşkın ve üzgün. Sen yatarken halsiz sedyede, Bir umut var, dediler sözle. Sarıldık o umuda, gözledik Yolunu sabırla; bize, sevenlerine Yine gülümseyebilesin diye. Çok değil hepsi üç kezdi, Görebildim seni dört duvar arasında, Hastane odasında, gördün mü beni, Duydun mu sesimi, bilmem ama 'Tamam abi' diyemedin bana... İşte o an, ilkkez yanılmak istedim. Musalla taşında yatanın üçüncüsü, Benim gördüklerimin içinde, Sen olmayasın diye, yalvardım. Allah'ıma her gün senin için... Onbeş gün önce, toplanmıştık Biz kardeşlerin evde, giymiştin. Bembeyaz bir atlet, doktora Götürecektik seni hep beraber, Güle oynaya pürneşe, gece düşümde... Bugün dokuz, yarın On Kasımdı Sabah altı, telefon acı acı çaldı. Abimdi karşımdaki, işe gitme diyordu. Sormadım, ben söyledim sebebini, Yine yanıltmamıştı Allah'ım beni. Tastamam elli sekiz gün sonra, Saat dörtte söylemişler, ablamlara Gelin buraya, kar beyazı atletini Giydirin O'na, kardeşiniz NECMİ'ye Koştuk hep beraber, hastaneye. Orda düşümde gerçek oldu. Kendi elimle giydirdim sana, Gül kokusu sürülmüş, çörek otu Serpilmiş, adına kefen dedikleri O süt beyazı pamuk giysini... |
KALBİMİZDESİN.... |